Küresel iklim sözleşmesinin uluslararası G-20 Zirvesi yanında Birleşmiş Milletler de “tek dünya devleti…” adı altında alınan pek çok kararla ilgili olarak ülke liderlerin koyduğu imzalar sonunda milli meclisten onay almaları gerektiği..
Küresel iklim sözleşmesinin uluslararası G-20 Zirvesi yanında Birleşmiş Milletler de “tek dünya devleti…” adı altında alınan pek çok kararla ilgili olarak ülke liderlerin koyduğu imzalar sonunda milli meclisten onay almaları gerektiği noktasında bir şansımız olduğunu düşünerek;
Anadolu irfanına bir kere daha kainatı idare eden gücün bize verdiği emir gereği tebliğden uyarı-yorum yapıyorum..!
Küresel sermaye-küresel güçler ve şeytan aklı! psikolojik savaş ve bütün asimilasyon metotlarını elindeki medya gücüyle dünya üzerinde kurduğu devletler üzerindeki bir takım menfaatler karşılığı sağladığı hakimiyetle hedefine adım adım yaklaşıyor ..!
Bir önceki yazımızda psikolojik savaşın amaç ve hedeflerine maddeler halinde sizlerle paylaşmış ve dünya üzerindeki çalışmaları uygulamalarıyla anlatmıştım!!!
Psikolojik savaş; çeşitli baskı veya ikna yöntemleri kullanarak insanların ruh haline etki etmek suretiyle kontrol altına almak, pasifize etmek, yönlendirmek ve arzu edilen yönde kamuoyu oluşturarak fert veya toplum psikolojisini şekillendirerek yönetmektir!
Korku, dehşet, ümitsizlik, gelecek kaygısı, yorgunluk ve çaresizlik duyguları uyandırarak onu kendi etkisi altına almak ve kontrol etmektir.
Psikolojik savaş başka bir ülkenin halkına karşı yapabileceği gibi, ülke içinde çeşitli sosyal gruplara, kitlelere hatta tüm ülke halkına karşıda yapılabilir.
Psikolojik savaşın hedefi “beyin yıkamadır”.
Bununla ilgili olarak ilgili devletler veya hükümetler tarafından resmi veya gayriresmi kurulan bu gizli ve açık kurullar birimler veya başkanlıklar ülke içinde uygulanan psikolojik savaşı kurdukları çok özel, konunun uzmanı ekiple liderin emirleri ve hedefleri noktasında yönlendirir takip eder ve sonuçlandırır..!
Ülke içinde uygulanan psikolojik savaş türleri!
1. Beşinci Kol Faaliyetleri:
Beşinci kol faaliyetlerinde, ülkenin geçmişinde var olan manevi dinamikleri gözden düşürmek ve toplumu başka milletlerin kültürel değerlerine hayran bırakmak amaçlanır. Toplumda aşağılık duygusu uyandırılır. Ahlak, inanç, kahramanlık, vatanseverlik gibi değerler gözden düşürülür. Cinsel özgürlük, ilericilik, çağdaşlık gibi sloganlar çok sık kullanılır. Var olan eğlence kültürü değiştirilmeye çalışılır. Başka toplumları taklit başlar.
2. Kontrollü Gerilim Stratejisi:
Toplumun bir kesimi şüpheli ve tehlikeli olarak etiketlenir. Güvenlik kuvvetleri bu kesimdeki kişileri fişler. Daha sonra provokasyon da dahil olmak üzere çeşitli psikolojik savaş yöntemleri ile suç işlettirilmeye çalışılır. Kişinin temel hak ve hürriyetine kısıtlamalar getirilir, mağdur edilir. Mağdur tepki verince de “bakın işte görüyorsunuz, kamu düzenini bozuyor” denilerek suçlanır.
3. Fil Yöntemi:
Fil her gün aynı yoldan geçermiş. Fil avcıları yola tuzak kurarak onu çukura düşürürler. Siyah elbise ile gelip fili iyice döverler. Birkaç gün sonra da beyaz elbise ile gelerek fili kurtarırlarmış. Fil de artık avcıları kurtarıcı olarak görürmüş. Yani buradaki yöntem; toplumu bunalıma sok, sonra kurtar ve kendine bağla taktiğidir.
4. Psikolojik Taciz (Mobbing):
Sistematik şekilde baskı yapmaktır. Aileden ülke yönetimine kadar her yerde sistematik baskı ile insanlar pasifize edilir ve kolay yönetilir hale getirilir.
Türkiye’de en çok uygulanan psikolojik taciz mobbingdir!
Sonuç itibarı ile kitleler yapılan bu psikolog savaşta başarı elde edilmesi halinde “öğretilmiş çaresizlik içinde” aslında ruh yapısında istemediği halde istenilen noktalara yönlendirilerek grup davranışı göstermesi sağlanarak deneklerde yapılan başarı ile yönetenler hedeflerine ulaşırlar ..!
Sistemli yapılan psikolojik saldırı, insanların ruh halini olumsuz yönde etkiler. Her an başına sevimsiz bir şeylerin gelebileceği endişesi ile güvensizlik ve karamsarlık içinde yaşamaya başlar.
O mevcudu da kaybetmemek için inançlarından taviz vererek yaşadığı hayata doğru olduğunu kabul ederek inanmaya başlar!
Sistem onu yaşadığı hayatın doğru olduğuna inandırmıştır.!
Çünkü Türkiye’de de yaşandığı gibi kişi bulunduğu ve çalıştığı makamın, eşinin çalıştığı ortamın ve çocuğun okuduğu okulun ve sürdüğü yaşantının inanç felsefesinin tamamen kendisine dayatılan sistem içinde olduğunu öğrendiği gün artık bundan vazgeçemez..!
Dünyayı idare eden küresel sermaye yani şeytani güç ülkelerdeki kurduğu yönetimler hükümetler, paralel yapıların içindeki gizlenmiş kripto elemanlarca; bütün gönüllü teşekküller içindeki başkan veya seçilmiş mensuplarına sağladıkları menfaatlerle onları inandıkları gibi değil yaşadıkları gibi inandırmaya mecbur ederler..!
Sonuç olarak;
İnsanlar kurbağa gibi bir gün bulunduğu ortamın yavaş yavaş ısınarak kendisini yok ettiğini anlasa da geç olmuştur..!
Dünya ve Türkiye’de yönetimler yüzyıllardır böylece istedikleri kişi ve kuruluşları işbaşına getirerek düzenlerini bu yazının yazıldığı ana kadar devam ettirmişlerdir!
Mobbing uygulamaları!
Sisteme karşı çıkan ve dahil olmak istemeyenlere; toplumdan dışlama ve bir takım dünya mevki makamlardan uzak tutma mobbing uygulamaları yapılarak devletin içindeki kripto elemanlarca suç duyuruları yapılarak cezai müeyyidelerle, bir takım maddi cezalarla korkutularak istediklerini dayatarak karşı çıkanların önü kesilmek istenmiştir..!
Bizim son on yıldaki 57 soruşturmamız hepsinden takipsizlik almamız bu mobbingin gerçek bir örneğidir..!
“Tanrılar kurban istedi”
Küresel şeytanın mantığıyla dışlanan bu insanlar inanç yapımız da “bütün bu haksızlıklara alet olmayarak da” ahiret noktayı nazarında kurtuluşlarında bir sebep olduğunu da düşünmek nasibi olan seçilmiş bu insanlara üzülmek yerine mutluluk vermektedir!
Sisteme dahil olanlar bu dünyada mutsuz ve umutsuz ebedi saadetlerini kaybetme tehdidi altında yaşamaya devam etmek zorunda kalmaktadırlar..!
Türkiye örneğinde olduğu gibi..!
Devam edecek!
Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.