CHP İstanbul İl Başkanlığı, Yargıtay 3. Ceza Dairesi’nin AYM üyeleri hakkında suç duyurusunda bulunmasına karşı Yargıtay üyelerine, posta yoluyla Anayasa kitapçığı gönderdi. İl Başkanı Özgür Çelik, “Hala yüksek yargı organlarına Anayasa’yı hatırlatma ihtiyacı hissetmemiz, bugün dünden çok daha gerideyiz demektir” dedi.
Türkiye İşçi Partisi (TİP) Hatay Milletvekili, Gezi Parkı davası tutuklusu avukat Can Atalay hakkında AYM ‘hak ihlali’ kararı vermişti. AYM’nin dosyayı gönderdiği İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi ise dosyayı Yargıtay 3. Ceza Dairesi’ne sevk etmişti. Yargıtay 3. Ceza Dairesi ise Atalay hakkında ‘hak ihlali’ kararı verilmesi yönünde oy kullanan AYM üyeleri hakkında suç duyurusunda bulunmuştu.
Yargıtay 3. Ceza Dairesi’nin bu kararına karşı muhalefet partilerin tepkisi sürüyor. CHP İstanbul İl Başkanlığı da Yargıtay üyelerine ulaştırılmak üzere dün Sirkeci PTT’den posta yoluyla Anayasa kitapçığı gönderdi. Örgütle birlikte Sirkeci PTT önünde bugün açıklama yapan CHP İstanbul İl Başkanı Özgür Çelik, Yargıtay 3. Ceza Dairesi’nin Anayasa’yı tanımadığını vurguladı.
“YARGITAY BAŞKANLIĞI, AKIL ALMAZ KARARI BENİMSEDİ”
Çelik, şunları söyledi:
“Yargıtay Başkanlığı, son yayınladığı bildiriyle hukuktan, Anayasa’dan yana tavır almak yerine Yargıtay 3. Ceza Dairesi’nin akıl almaz kararından yana bir tavrı benimsedi. Ülkemizde halkın yüzde 69’u adalet sistemine güvenmiyor. Türkiye, hukukun üstünlüğü endeksinde 173 ülke arasında 148’inci sırada. Birileri, ‘Can Atalay’ı nasıl tahliye etmeyiz, Anayasa Mahkemesi kararlarını tanımamak için nasıl gerekçeler buluruz’ konusunda kendilerine dert edinmek yerine toplumda adalet sistemine güvenmeme oranının yüzde 69’lara çıkmasını, hukukun üstünlüğü endeksinin 173 ülke arasında 148’inci sırada olmasını kendilerine dert etsinler. Posta yoluyla Yargıtay 3. Ceza Dairesi Başkanı’na ve üyelerine tanımadıkları, ihlal ettikleri Anayasa kitabını gönderdik. Onlara Anayasamızı hatırlatma ihtiyacı duyduk.
“HÂLEN ANAYASA’YI SAVUNMAK ZORUNDA KALIŞIMIZ NE ACI”
2023 yılında, Cumhuriyetimizin 100’üncü yılında hukukun üstünlüğünü tesis etmiş, örnek bir demokrasi olduğumuz ile gururlanmamız gerekirken hâlâ yüksek yargı organlarına Anayasa’yı hatırlatma ihtiyacı hissetmemiz, bugün dünden çok daha gerideyiz demektir. Şu an Sirkeci Postanesi’nin önündeyiz. Bu postane, Kurtuluş Savaşı’nın kaderini belirledi. Gazi Mustafa Kemal Atatürk, telgraflarını bu postaneden gönderdi. 147 yıl önce buradan 500 metre ilerideki Bab-ı Ali’de bu toprakların ilk anayasası olan Kanuni Esasi ilan edildi. 147 yıl sonra burada hâlen anayasayı savunmak zorunda kalışımız ne kadar acıdır… Ülkemizin 147 yıllık anayasa birikimini, hukuk devleti idealini birilerinin dar iktidar kavgalarına kurban etmeyeceğimizi herkesin bilmesini istiyoruz.
“DEMOKRATİK MÜCADELE YOLLARINI KULLANACAĞIZ”
Anayasa’yı fiilen ortadan kaldırmak isteyenler; bizleri, Anayasa’yı, hukukun üstünlüğünü Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ten aldığı görevle her ahval ve şeriat içerisinde koruyacağımızı, bunun için de her şeyi göze alarak demokratik mücadele yollarını kullanacağımızı bilmelerini isteriz. Türkiye sınırları cetvelle çizilmiş bir ülke değildir. Türkiye, yabancı devletler tarafından anayasası yapılmış bir ülke değildir. Türkiye bir muz cumhuriyeti değildir. Türkiye’nin böyle bir ülke olduğunu zannedenlere ülkemizin 147 yıllık anayasa tecrübesini 100 yıllık bir Cumhuriyet olduğunu her ortamda hatırlatacağız. Burada Yargıtay üyelerine Anayasa kitapçığını gönderdik. Pazartesi günü Çağlayan Adliyesi’nin önünde saat 14.00’te bir oturma eylemi gerçekleştireceğiz. Adalet arayışımız devam edecek. Demokrasi arayışımız devam edecek. Cumhuriyetimizin kurumlarını korumaya devam edeceğiz. Yaşasın adalet diyoruz. Yaşasın özgürlük diyoruz. Yaşasın tam bağımsız Türkiye diyoruz.”
Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.