6 Şubat 2023 tarihinde “Yüzyılın felaketi” olarak nitelenen ve maalesef doğal olmayan ihmaller yumağı sonucu on binlerin yaşamını yitirdiği, milyonların etkilendiği bir felaket yaşandı. Bu felaketle birlikte kentlerin adeta yerle..
6 Şubat 2023 tarihinde “Yüzyılın felaketi” olarak nitelenen ve maalesef doğal olmayan ihmaller yumağı sonucu on binlerin yaşamını yitirdiği, milyonların etkilendiği bir felaket yaşandı. Bu felaketle birlikte kentlerin adeta yerle bir olduğu, yaşamın durduğu bir süreç yaşandı. Bölgeden aldığımız sayısızca sıcak haberin içinde maalesef 1 yıl geçmesine rağmen hala yaşanan insanlık dramları sonlanmıyor. Haber merkezimize deprem sonrası Bursa’ya kısa süreliğine gelen, sonrasında da deprem bölgesine dönen depremzede bir vatandaşımızın mektubu ulaştı. İsim hakkı bizde kalmak üzere yayınlıyoruz.
“6 Şubat faciasından sonra …… ‘dan Bursa’ya gelip AFAD tarafından temin edilen Uludağ Üniversitesi’ndeki Nilüfer Hatun Konukevi’nde 7 ay kadar konakladım. Benim yakınlarımda mal kaybı vardı, can kaybı yoktu. 3 tane yıkım ve 2 tane hasarlı ev söz konusu. Gerek ben gerekse benimle aynı kaderi paylaşanlar bazı kamu kuruluşları tarafından bazı sözler aldık. Sözü verilen şeyler bizleri ömür boyu rahatlatacak kadar büyük şeyler değildi tabi. Hiçbiri verdikleri sözleri tutmadı o da bizim için ayrı bir yıkım oldu. İlk sıralar Nilüfer Kaymakamlığı bir defalığına mahsus maaşı ve sigortası olmayanlara para verecekti ama o söz dahi tutulmadı. Osmangazi Belediyesi iş sözü verdi ve üniversite mezunu olmama rağmen sözünü de tutmadı. Son olarak ta oradan ayrılırken AFAD sözünü tutmadı. Şu iki şeyden birini tercih edin dedi. Ya memleketinize dönersiniz konteyner temin edilir ya da 6 ay boyunca aydan aya 3.000 lira para yardımı yapılır denildi. 5 aydan beri 5 lira ödenmedi hiçbirimize. Bursa’da iktidar partisinin İl Başkanlığı’nı aradığımda “İyileştirme Bürosu’na bağlıyorum” diyor ama çalıyor çalıyor telefonu açan yok. Bu arada depremden 3 gün önce Kızılay’ın çadır fabrikasına devlet işçisi olarak girmek için başvurdum ama Afet Bölgesi’nin insanı olmama rağmen hiçbir kolaylık sağlanmadı. Onları da geçtim özel sektöre başvurdum onlarda yüzüme bakmadı. Sonra çaresiz bir şekilde memleketime döndüm. Açıktayım. Ne yatacak yerim nede kalacak bir yerim var. Çalışacak bir kurumum bile yok. Buralarda da özel sektörden iş aramaya çalıştım. Birkaç ayakta kalan fabrika görüşmeye çağırdı onlarda yapılacak iş vasıfsız düzeyde olmasına rağmen, sanki herşeyi üniversite de öğretiyorlarmışcasına yüksek ego ile tavandan bakarak işe almadılar. Biz istenildiği ve üzerimizden bir fayda sağlandığında depremzede olduk, iş fazlalıkları atmaya gelince de provakatör olarak nitelendirildik. Lütfen sesimizi üst makamlara dertlerimizle birlikte duyurun.” dedi.
Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.