İİT Kınamalar yaparken; Dünya! Uluslararası Savaş Ceza Mahkemesine müracaat ediyor..!

Cumhurbaşkanı Erdoğan: 

“Oturdular, konuştular, dağıldılar” dedirtmeyeceğiz..!

Malum olan bu İran atasözünden çok öte İİT kararlar aldı ve bu “oturulup konuşulup dağılınan” zeminde oluşan bir bildiri olmadı. 

Hele hele o işgalci yerleşimcilerle ilgili, onları terörist olarak ilan etmek ki, o çok çok önemli. 

Bir de tabii o ablukayı kırma, yarma hareketi burada büyük bir önem arz ediyor. 

Nükleer silahlardan arındırma meselesi de çok çok önemlidir!

Birleşmiş Milletler harekete geçirilmeli!

Birleşmiş Milletlerde alınan kararda Cumhurbaşkanı Erdoğan, 40 ülkenin çekimser, 14 ülkenin de karşı oyu bulunduğunu, karşı olanların başını da Amerika Birleşik Devletleri’nin çektiğini ifade etti.

“Fakat biz bu 121 ülkeye acaba 40 çekimser ülkeden ne kadar daha ilave edebiliriz meselesine odaklandık” dedi..!

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi zemininde meşru sayılıyor. Üstad Necip Fazıl Kısakürek’in de dediği gibi ‘Bu taksimi kurt yapmaz, kuzulara şah olsa’ “ diye konuştu.

“Siyasi ve stratejik iş birliklerini her geçen gün artırıyoruz” dedi!

TDT en son “Türk Devri” teması ile toplandığını ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Türk Devri” söyleminin aslında bütün bunları da kapsadığını söyledi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle konuştu:

“Bu nedenle bizler Türk Devletleri Teşkilatımızı 21. yüzyılın parlayan yıldızı olarak tanımladık. Siyasi ve stratejik iş birliklerini her geçen gün artırıyoruz. Teşkilat üye ülkeleri olarak ekonomiden politikaya, kültürden turizme, eğitimden spora kadar birçok alanda iş birliği yapıyoruz. Türk devletleri olarak birliğimizin, beraberliğimizin ve kardeşliğimizin perçinlenmesi sadece teşkilatımıza değil, dünyaya da Savaşları, yıkımları, küresel felaketleri, politik açmazları seyreden değil, kapsamlı olarak değerlendiren, uygulanabilir ve sürdürülebilir çözümleri yol haritalarına dönüştürebilen bir teşkilattan söz ediyoruz. Birlikten doğan insanlığa anlamlı çıkış yolları sunabiliriz. Çünkü biz barış ve istikrara katkı yapan, küresel meselelerin çözümünde öncü rol oynayan bir Türk ve İslam dünyası hedefliyoruz.”

Diyerek konuşmasını tamamladı..!

İsrail Filistin meselesinde İsrail’in yaptığı soykırımla ilgili İİT,

kınamalar yaparak, karar almaya devam ederken;

Dünya,

Uluslararası Savaş Ceza Mahkemesine (İnternational Criminal Court) müracaat ediyor..!

Kudüs’ün güvenliği için kurulan ve toplanan İİT liderleri dün olduğu gibi bugün de yaptığı açıklamalarla “havanda su dövmeye” devam ediyor..!

İİT’nin aldığı kınama kararları dışında; Dünya’dada bir ilk yaşanıyor!

Bunlar da İİT ülkelerine örnek olsun diye tarihi kayıt düşmek istiyorum!

“İspanya Sosyal İşler Bakanı, Netanyahu’yu uluslararası savaş suçları mahkemesine göndermeye yemin etti.”

Siyonist İsrail rejiminin yaptığı soykırıma ve savaş suçlarına karşı 3 kadın bakan meclislerinde zabıtlara geçmesini istedi!

1. Güney Afrika Dış İşleri Bakanı Naledi Pondur 

2. Ispanya Sosyal İşler Bakanı ve PODEMOS Partisi Başkanı Ione Bellera

3. İrlanda Ana muhalefet partisi Sinn Fein’in Başkanı Mary Lou McDonald. 

Üçü de Netanyahu’nun Uluslararası Savaş Ceza Mahkeme (İnternational Criminal Court)’sinde soykırım ve savaş suçlarından dolayı yargılanması için çaba gösteriyorlar. 

Pek çok İslam ülkesi İsrail’de yapılan vahşeti bırakın uluslararası mahkemelere taşımayı, kınama da çekimser kalırken dünya ülkelerinin bakanlarının, milletvekillerinin

İnsanlığın vicdanı olan bu cesur yürekli insanları dünya insanlarının ayıbını hem örtmesi hem de birilerinin ayıbını ortaya çıkarması noktasında takipçilerimize ve tarihi kayıt düşmek istedim! 

Boykot ve ambargolar devletin ve özel sektörün desteği ile planlı ve devamlı yapılmalıdır!

İnsanlık tarihinin yüzyılımızdaki en büyük vahşetlerinden birinin yaşandığı İsrail Filistin meselesi “yukarıda alınan kararlar ve yapılan açıklamaların giderek dünya ülkelerinin, milletlerinin hem maddi yürüttüğü boykot ve devletlerin yapacağı ambargolarla desteklenmesini istemeleri yanında;

İİT o üyelerinin ve Türkiye’nin de mutlaka maddi manevi devlet özel sektör ve gönüllü kuruluşların Filistin’e yardımları yanında; soykırıma sessiz kalan, vicdanları suskun vakıflar ve İslami ve insani sivil toplum kuruluşları nın, başta bankalar ve kartları olmakla bütün ürünlerde boykot ve İsrail mallarına ambargo koyulması yapılan “kınamalardan” çok daha “somut adımlar atarak harekete geçmeliyiz” diyen TC Dışişleri Bakanı Hakan Fidan’ın açıklamaları ve yaptırımlarla daha etkili olunacaktır..!

Son dakika olarak;

Emine Erdoğan’ın lider eşleriyle yaptığı toplantıda;

Ateşkes için hangi kritik ölüm eşiği beklenmektedir..!

Açıklaması büyük yankı uyandırmıştır!

TC dışişlerinin “bu insanlık suçu işleyenlerin azmettiricileri ve failleri er ya da geç yargılanmalıdır” ifadeleri sonrasında Birleşmiş Milletler’in “Müslüman olmayan bir ülke” Malta’nın teklifiyle aldığı “acil ve uzatılmış ara” kararı çıkması da bugüne kadar alınmış doğru tek karardır..!

Hayırlı olsun.!