ATA İttifakı adayı Sinan Oğan ile Memleket Partisi Genel Başkanı Muharrem İnce’nin ortak açıklamasında Oğan’ın Babala TV göndermesi gündem oldu. Oğan yaptığı açıklamada “Sayın İnce’nin ikinci Babala TV deneyimi var…
ATA İttifakı adayı Sinan Oğan ile Memleket Partisi Genel Başkanı Muharrem İnce’nin ortak açıklamasında Oğan’ın Babala TV göndermesi gündem oldu. Oğan yaptığı açıklamada “Sayın İnce’nin ikinci Babala TV deneyimi var. Kendisinden de o konuda taktik aldım diyebilirim” dedi. İnce ise bu açıklamaya “Valla Babala’da işiniz zor. 7 saat sürdü bizim çekim, 7 dakikalık fragmanında yanlış algılar olabilir” yanıtını verdi. Oğuzhan Uğur da açıklamalara kayıtsız kalamayarak bir paylaşım yaptı.
Türkiye adım adım seçimlere giderken seçim güvenliği konusu kapsamında ATA İttifakı Cumhurbaşkanı adayı Sinan Oğan, ilk ziyaretini Milleti İttifakı Cumhurbaşkanı adayı ve CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’na yapmıştı. Oğan, bugün de Cumhurbaşkanı adayı ve Memleket Partisi Genel Başkanı Muharrem İnce ile bir araya geldi.
BABALA TV GÖNDERMESİ
Görüşme sonrası ortak açıklamada Oğan’ın İnce’ye Babala TV göndermesi gündem oldu. “İnce’den taktik aldım” diyen Oğan’a, İnce, “Valla Babala’da işiniz zor. 7 saat sürdü bizim çekim, 7 dakikalık fragmanında yanlış algılar olabilir” dedi. İki adayın açıklamalarına kayıtsız kalamayan Oğuzhan Uğur’da, İnce ve Oğan’a sosyal medyadan yaptığı açıklamayla katıldı.
Sinan Oğan’ın açıklamasından satır başları:
“SAYIN ERDOĞAN’DAN DA RANDEVU TALEP EDECEĞİZ”
“Öncelikle sayın İnce’ye kabulleri için teşekkür ediyorum. Kendisinden seçim güvenliği için randevu talep etmiştik, kabul ettiler. Daha önce de sayın Kılıçdaroğlu aynı içerikle randevu talebimizi kabul etmişti, görüşmüştük. Bundan sonra seçim güvenliği kendisini endişelendiriyorsa, bu konuda iş birliğine açıksa sayın Erdoğan’dan da randevu talep edeceğiz. Bizim bu konuda çok ciddi endişelerimiz var. Türkiye’deki 20 yıllık iktidarın, bir seçim daha kazanması için herhangi bir şartın olduğu kanaatinde değiliz. Bu iktidarın elinde bir tek, avantajlı durum var, o da sandıklarda ve bir takım biraz sonra sıralayacağım başlıklarda iktidarın elinde bir avantaj olması.
Birinci endişelendiğimiz konu; 1 milyondan fazla normal istatiksel dağılımın dışında gözüken bir oy, seçmen sayısı söz konusu. Artış hızına baktığımızda son 5 sene içerisinde 3,5 milyon seçmen kayda girmesi gerekirken 4 milyon 800 küsür bin seçmen var.
Bir diğer konu deprem bölgesinden ciddi endişe duyuyoruz. 3 milyon civarında vatandaşımız o bölgeyi terk etmişken sadece 450 bini kayıt yaptırabilmiştir. Geriye kalan vatandaşlarımızın nerede ve nasıl oy kullanacağı muammadır.
Bir başka konu hayatını kaybeden vatandaşlarımızdır. Bir kez daha rahmetle anıyorum. Hem sayın İnce hem de biz bölgeydik. O bölgedeki yıkıntılar 50 binden fazla insanımızın hayatını kaybettiğini bizlere gösteriyor. Onlar kayıttan düşüldü mü, onları yerine kim oy kullanacak, bilmiyoruz. Bu konuda bir açıklamayı YSK veya başka bir yerden henüz alabilmiş değiliz.
“YSK ÇELİŞKİLİ İFADELERİYLE BİZİM KAFAMIZI DAHA DA KARIŞTIRIYOR”
Bununla beraber mühürsüz oylar da YSK’nın çelişkili açıklamalarıyla bizim kafamızı daha da karıştırıyor. Bugün bir altyazı gördüm ‘iptal edilecek’ diye. Önceki gün elimize bir evrak geldi. Sandık kurulunun iyi niyetini sorgulayacaklar, bilmiyorum nasıl sorgulayacaklar.
Ve tabi yabancı seçmen konusu. Türk vatandaşlığına geçirilen ne kadar Suriyeli, Mozambikli, Iraklı, Pakistanlı ve Afganistanlı var bilmiyoruz. Yıllardır bu konuyu dile getiren sayın Özdağ ile birlikte dile getiren ve bu konuda çalışmalar yapan birisi olarak, yabancı seçmen konusunda da çok ciddi endişelerimiz var.
Bu konularda bir iş birliğinin hem İnce hem Kılıçdaroğlu eğer istekli olursa Erdoğan ile yapılması ve ülkemizi hiç kimsenin aklında en ufak bir soru işareti olmadan demokratik bir seçime götürmemiz gerekiyor. Bununla beraber bizler Cumhurbaşkanı adayları olarak konuşmayı, birbirimizle diyalog kurmayı sağlayabilmeliyiz. Sayın Erdoğan kamplaştıran bir siyaset izlerken, biz tam tersine birbirimizle konuşabilmeyi beceren bir siyaset izlemeliyiz. Bu seçim ve sandık güvenliği konusunda bunun da kapılarını arayabildiğimizin kanaatindeyim.
“BABALA TV’YE ÇIKACAĞIM, TAKTİK ALDIM”
Bir de sayın İnce’ye gelmişken bir konuda kendisinden taktik vermesini rica ettim. Ben de pazartesi Babala TV’ye çıkacağım. Sayın İnce’nin ikinci Babala TV deneyimi var. Kendisinden de o konuda taktik aldım diyebilirim.”
İNCE’DEN OĞAN’A BABALA YANITI: İŞİNİZ ZOR
İnce ise şunları söyledi:
“Valla Babala’da işiniz zor. 7 saat sürdü bizim çekim, 7 dakikalık fragmanında yanlış algılar olabilir ama tamamını izlediklerinde çok hoş bir programdı. Çok zorluyorlar baştan size söylemiş olayım.
CHP VE İYİ PARTİ’YE ÇAĞRI
Sayın Oğan’ın kaygılarına katılıyorum. Gerek seçmen listeleriyle ilgili gerek sandık güvenliği ile ilgili bütün kaygılarının altına imzamı atıyorum. Aylardır adeta yalvarırcasına bütün muhalefete çağrılarda bulundum ama bir cevap alamadım. 200 bine yaklaşan sandıkların güvenliği ile ilgili de hep çağrılarımız oldu. Biz Memleket Partisi olarak yasa gereği sandık kuruluna gözlemci veremiyoruz. İlk kez seçime giriyoruz, daha önce seçime girmiş ve ilk 5’e girmiş partiler sandık kuruluna gözlemci verebiliyor. Bizim böyle bir hakkımız yok. Tekrar sesleniyorum CHP’ye, İYİ Parti’ye… Eksik olduğunuz yerler varsa, gelin Memleket Partililer sizin adınıza oralarda otursunlar. Hiçbir sakınca görmüyorum, yeter ki sandıkların güvenliğini sağlayalım. Bu konuda halen zaman vardır. 2018 seçiminde 12 bin sandığa hiç gözlemci konulmadığını, 20 binin üzerinde sandıktan sıfır oy alındığını hepimiz biliyoruz. Sıfır oy alınması mümkün değildir. 20 bin sandık demek 6 milyon oy demektir. Halen zaman geçmiş değildir.”
OĞUZHAN UĞUR KAYITSIZ KALMADI
İki adayın Babala TV açıklamaları sonrasında Oğuzhan Uğur sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada “Sn. Dr. Sinan Oğan hazırlıklı geliyor =)” dedi.
Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.